Lost Role Play Game
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Lost Role Play Game

Lost Role Play Game Forum
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 lost 1.sezon bölüm özetleri

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Administratör
Admin
Admin
Administratör


Erkek Mesaj Sayısı : 132
Yaş : 30
Nerden [RPG] : Antalya
Meslek [RPG] : Öğrenci
Lakap [RPG] : alonso
Güç :
lost 1.sezon bölüm özetleri Left_bar_bleue100 / 100100 / 100lost 1.sezon bölüm özetleri Right_bar_bleue

Kayıt tarihi : 27/07/08

lost 1.sezon bölüm özetleri Empty
MesajKonu: lost 1.sezon bölüm özetleri   lost 1.sezon bölüm özetleri Icon_minitimeÇarş. Tem. 30, 2008 3:39 pm

1. Bölüm: Pilot Bölüm 1


Avusturalya'dan kalkan bir yolcu uçağı, Pasifik okyanusu üzerinde önce rotasından çıkar, ardırdan düşmeye başlar. Uçak yere çarpmadan parçalanır. Kazadan 48 yolcu kurtulur. Bunlardan biri ağır yaralıdır. Bütün yolcular kazanın şokunu yaşamaktadır. Doktor olan Jake, ilk kendini toplayan olur ve yaralılara yardıma koşar. Bir süre sonra kendisinin de yaralı olduğunu farkeder. Çevredeki bavullardan birinde bulduğu iğne iplik ile sırtındaki yarasını dikmek ister. O sırada Kate ile karşılaşır ve ondan yardım ister. Daha sonra Kate'in yardımıyla kazazedeleri bir araya toplar. Daha sonra kazadan başka kurtulan olup olmadığına bakmak için Jack, Kate ve Charlie bir keşif gezisine çıkar. Ormanın derinliklerinde kokpiti bulurlar. O sırada yağmur başlar. kokpite girdikleri zaman kaptanın yaşadığını farkederler. Kaptan rotadan nasıl çıktıklarını ve aletlerin bir anda nasıl bozulduğunu anlatır. O sırada dışarıdan korkunç bir kükreme sesi gelir. Kaptan ne olduğuna bakmak için kokpitin penceresinden dışarı sarkar ve bir şey onu dışarı çeker. Çok korkan üçlü çılgınlar gibi ormanın içinde koşmaya başlarlar. İleride ağaçların üzerinde kaptanın cesedini görürler ve hiç biri onun oraya nasıl çıktığına anlam veremez. Yanlarında el telsizi ve yüreklerinde büyük korkuyla sahile dönerler. Kazazedeler her an yardım geleceği umuduyla beklemektedir. Gece olur, kimse gelmez. Gelen tek zşey orman tarafındaki korkunç seslerdir. Bu kazazedeleri bir kez daha korkutur ve görünmeyen devasa bir varlığın ağaçların arasında dolaştığını hissederler.




2. Bölüm: Pilot Bölüm 2




Kazazedeler hala olayın şokunu üzerlerinden atamamışlardır. Shannon, bavullardan birinde bulduğu bikiniyi giyip güneşlenmeye başlar. Erkek kardeşi Boon, bu durumdaki davranışı yüzünden onunla kavga eder. Sawyer ise Iraklı olan Sayid'in terörist üolduğunu ve uçağın düşmesinde onun payı olduğunu söyleyerek kavga çıkarır. Jack ve Hurley onları ayırır. Hurley, Sayid'in ikinci körfez savaşında hava kuvvetlerinde olduğunu öğrenir. Bu arada, Jack, Kate ve Charlie, adayı keşif gezisine çıkarlar. Bir süre sonra ormanın derinliklerinde uçağın kokpitini bulurlar. İçine girdiklerinde pilotan yaralı ama sağ olduğunu görürler. Bu sırada hava kararmış ve yağmur yağmaya başlamıştır. Bir gün önce ormandan gelen garip kükremeler yine duyulur. Pilot merak eder ve kontrol etmek için pencereden dışarı tırmanır. Çok hızlı hareket eden bir yaratık pilotu yakalar ve öldürür. Jake, Kate ve Charlie çok korkmuştur. Yağmurun dinmesini beklerler, telsizi alıp arkalarına bile bakmadan kaçarlar.


LOST - 3. Bölüm: Tabula Rasa

Kazadan ağır yaralı olarak kurtulan kanun adamı Marshal, Kate onu kontrol ederken kendine gelir ve boğazına sarılır. Jack koşar ve Kate'i kurtarır. Yüksek ateş ve acı içinde kıvranan Marshal, Dr. Jack'e Kate'e güvenmemesini ve onun tehlikeli olduğunu söyler. Kate olayın şokunu üzerinden atmaya çalışırken geçmişe döner. Bir kanun kaçağı olarak nasıl kaçtığını ve Marshal'ın onu nasıl yakaladığını yeniden yaşar. Uçak havada parçalanmaya başladığında Kate kelepçesini ucu ucuna çözüp, başından yaralanan Marshal'a oksijen maskesi takarak hayatını kurtarmıştır. Ancak bunu bilen bir tek kendisidir. Marshal, uçak yere düştükten sonra göğsüne saplanan bir şarapnel parçası ile adeta koma haline girmiş, Jake ise onu hayatta tutmak için elinden geleni yapmaktadır. Marshal'ın vücudu iltihaplanmış, artık kurtulmayacağı anlaşılmışytır. Bütün kamp onun acı dolu iniltileri ile çınlamaktadır. Herkes bu acıya son verilmesini ister. Ancak, hipokrat yemini etmiş olan Jake buna karşı çıkar. Marshal, kate ile görüşmek ister. Kate'den özür dileyen Marshal, onu öldürmesi için yalvarır. Kate ise Sawyer'dan aldığı tabancayı ona verir. Marshal intihar etmeye çalışır ancak kendini daha kötü yaralar. Jake çaresizce ona yardım etmeye çalışır. Jake'in uzaklaştığı bir sırada Sawyer Marshal'ı vurarak acılarına son verir. Böylece adada kalan kazazede sayısı 47'ye iner. Bu arada, Sayid ve Kate önderliğinde bir grup telsizi alarak adanın yüksek yerlerine tırmanır. Amaçları, telsiz sinyali alıp yardım istemektir. Tepelere vardıklarında bir sinyal alırlar. Sinyal adanın içinden gelmektedir. Bunun otomatik verilen bir mesaj olduğunu ve yaklaşık 16 yıldır yardım çağrısında bulunduğunu anlarlar.


4. Bölüm: Walkabout



Adadaki dördüncü gecede, bir yaban domuzu sürüsünün kampa saldırması üzerine, DR Jack, uçak gövdesinin içindeki cesetlerle birlikte yakılmasına karar verilir. Ertesi sabah, grubun gizemli adamlarından Locke, enkaz içinde özel çantasını bulup içindeki bıçakları çıkararak domuz avına gitmeyi önerir. Bir çanta dolusu özel bıçağın uçağa nasıl girdiği merak konusu olur. Locke bunu tek kelimeyle yanıtlar:"Kaydettirdim". Kate ve Sayid, Locke ile ava çıkar. Grup ormanın derinliklerinde Locke liderliğinde yaban domuzlarının izini sürer. Locke sessiz olmalarını istemektedir. Ancak Sayid yükses sesle "Neden" diye sorunca, peşlerinde oldukları domuzlardan biri geri dönerek küçük gruba saldırır. Locke, Kate ile Sayid'i iter, domuz ona çarpar ve yere düşüp hareketsiz kalır. Çok korkan Kate ile Sayid, Locke'yi geride bırakarak panik içinde kaçar. Küçük bir baygınlık geçiren Locke uçağa binmeden önceki olayları yeniden yaşar. Avusturalya'ya av turuna katılmak için gelmiştir. Ancak tekerlekli sandalyede olduğu için onu tura almazlar ve geri gönderirler. Böylece enkazdaki tekerlekli sandalyenin kime ait olduğu ortaya çıkmıştır ancak kazazedelerden hiç biri Locke'nin kötürüm olduğunu ve kaza sonrası yeniden yürümeye başladığını bilmemektedir. kendine gelen Locke ayağa karkarak ava devam eder. Açıklığa çıktığında devasa bir şeyler karşılaşır. Ancak vurduğu yaban domuzu ile kampa geri döndüğünde bundan kimseye söz etmez. Bu arada, Dr. Jack'de ağaçların arasında takım elbiseli birini görür. Ancak o da kimseye bundan söz etmez. Gece olunca uçağın gövdesini ateşe verirler ve ölenler için küçük bir cenaze töreni düzenlenir.

5. Bölüm: White Rabbit


Kazazedeler denizden gelen çığlıklar üzerine sahile koşar. Charlie dalgaların arasında mücadele eden birini işaret eder. Jack hiç düşünmeden suya girer, denizdeki adama ulaşır. Bu yorgunluktan bayılmak üsere olan Boone'dur. Jack onu sahile doğru götürürken bir kadın çığlığı duyar. Denizin ortasında bata çıka uzaklaşan bir kadın yardım istemektedir. Jack bir an kararsız kaldıktan sonra Boone'u sahile götürmenin daha kolay olacağını düşünür. Kıyıya varır varmaz geri döner, Kate'ın ikazlarına aldırmadarn dalgaların arasına atlar. Ancak kadın artık ulaşılmayacak bir mesafededir ve bir süre sonra da görünmez olur. Jake çaresiz geri döner. Kadın sabah yüzmek izin denize girmiş kazazedelerden biridir. Böylece adada sağ kalanların sayısı 46'ya düşmüş olur.


Adada su sıkıntısı başlamıştır. Stoklardaki su ancak bir kaç gün yetecek kadar kalmıştır. Su kaynağı aramak için hemen bir ekip oluşturulur. Hurlay ve Charlie kalan suları toplayarak, bir anda bitmesin diye koruma altına alır. Claire ve Kate enkazda buldukları bavulları açarak, kullanılabilecek kıyafetleri ayırmaya başlar. bir süre sonra sıcaktan fanalüşün Claire bayılır. Charlie su getirmek için harekete geçer ancak suların yerinde yeller esmektedir.


Öte yandan, sabah meydana gelen olay Jack'i çok etkiler. Jack flashback ile geçmişine yaptığı yolculukta babası ile ilişkilerini ve neden Avusturalya'da olduğunu düşünür. Jack'in babası ünlü bir cerrahtır ancak ameliyatlardaki ağır sorumluluk yüzünden alkolik olmuştur. Bir gün ortadan kaybolur. Annesi, babasının Avusturalya'da olduğunu ve onu geri getirmesini ister. Babasının izinde Avusturalya'ya gelen Jack babasının morgda cesediyle karşılaşır. Aşırı alkol alan babası kalp krizinden ölmüştür. Babasını tabuta koyar ve uçağa bindirir. Uçak düştüğündü tabut da içindedir. Bu arada geçen bölümde ağaçların arasında takım elbiseli birini gören Dr. Jack, aynı adamı tekrar görerek peşine takılır ve onun babası olduğunu görür. Bunun imkansız olduğunu düşünür ama ormana dalarak onu aramaya başlar. Bir süre sonra uçağın parçalarından birini daha bulur. Bulduğu kargo bölümünde babasının tabutu da vardır ve içi boştur. Bu arada gece olmuş ve karanlık bastırmıştır. Jack uçak enkazının biraz ilerisinde bir su kaynağı bulur. Ertesi gün sahile dönerek diğer kazazedelere bu müjdeyi verir.


6. Bölüm-House of the Rising Sun

Michael oğlu Walt ile sahilde oyun oynarken, Jin bir anda Walt'a saldırır ve onu öldüresiye döver. Etraftakiler yetişip onu kurtarır ancak Jin'in saldırgan tavırlarının sürmesi üzerine onu kelepçelemek zorunda kalırlar. Jin ve Sun çifti İngilizce bilmediği için olayın neden kaynaklandığını bir türlü anlayamazlar ve Jin'in sakinleşmesi, olayın çözüme kavuşması için Jin'i bir süre daha kelepçe ile bırakmaya karar verirler. Bu bölümde flashback ile geçmişi seyirciye anlatma sırası sun'a gelmiştir. Sun, Kore'nin yüksek sosyetesine ait bir ailenin tek kızıdır. Jin ise garsondur. Sun ile Jin flört ederler ve daha sonra evlenmeye karar verirler. Sun babasının bir garson ile evlenmesine izin vermeyeceğini düşünmektedir ancak Jin babasını razı eder ve yanında çalışacağını söyler. Evlenirler. Jin çok çalışmaktadır ve zaman içinde Sun'u ihmal etmeye başlar. Sun bir süre sonra Jin'in babasının pis işlerini yaptığını anlar. Artık tek düşüncesi babasından ve Jin'den olabildiğince uzağa kaçmaktır. Yani Amerika'ya. Bunun için gizlice İngilizce öğrenir ve bundan kimsenin haberi yoktur. Sun, Michael'in yanına giderek konuşmaya başlar ve bu dili bildiğini neden gizlediğini anlatır. Jin'in Michael'a neden saldırdığı anlaşılmıştır. michael enkazda bulduğu bir saati koluna takmıştın, bu Sun'un babasının Jin'e armağan ettiği bir saattir ve onu korumak onurunu korumakla aynı şeydin Jin için. Michael saati verir ve Jin'i çözer.


Bu arada Dr. Jack önderliğindeki küçük bir grup su kaynağandan kampa su taşıma işini üstlenmiştir. Mesafe uzun olduğu için Jack bir öneride bulunur. Ne zaman kurtarma ekibinin geleceği belli değildir ve burada tahminlerinden daha uzun süre kalmak zorunda olabilirler. Suyu taşımak yerine, kampı buraya taşımaları ve su kaynağının kenarındaki mağaralarda yaşamaları daha uygundur. Ancak kazazedeler bu konuda ikiye bölünür. Bir kısmı sahilde kalıp ateş yakarak kendilerini görecek birilerini beklemek taraftarıdır. Sonuçta grup ikiye bölünür ve Jack önderliğindeki grup su kenarındaki mağaralara taşınır.


7. Bölüm: The Moth


Locke, Charlie'nin uyuşturucu kullandığını anlamıştır. Bu bölümde Charlie geçmişini düşünür. Ünlü bir rock yıldızıdır ve hayatı şaşalı geçmektedir. Bu arada Locke, Charlie'nin sakladığı uyuşturucuyu bulur ve saklar. Avlanınrken Charlie Locke'ye yardım eder. Locke'nin amacı, Charlie'nin uyuşturucudan kurtulmasına yardımcı olmaktır. Ona istediğini yapabileceğini söyler. Charlie'nin tek isteği enkazda kaybolan gitarını bulmaktır ve Locke isterse buna ulaşabileceğini söyler. Charlie gerçekten de gitarını bulur ve çok mutlu olur.

Bu arada Jack ve Hurley, sahilde buldukları bit takım bavulları ve eşyaları mağalaralara taşımaya başlar. Charlie'de onlara yardım eder ama asıl amacı uyuşturucu veya hap bulmaktır. Jack mağaralardan birine girmiştir ve bir anda tavan çöker ve kayalar yuvarlanarak mağaranın girişini kapatır. Charlie ortadan kaybolmuştur, Jack ise mağarada mahsur kalmıştır. Charlie sahile koşarak çevredekilerden yardım ister. Herkes mağaraya koşar ve Jack'i içeriden çıkarmak için çalışmaya başlar. Charlie'nin de yardımlarıyla Jack mağaradan kurtulur.


8. Bölüm: Confidence Man




Hamile olan Claire'in sağlığından ve rahatından endişe duyan Charlie onu mağaraların olduğu yerdeki kamp alanına taşınmaya ikna etmeye çalışır. Claire ise kurtarma ekibinin onları görebileceği yerde yani kumsalda kalmaya kararlıdır. Bu arada, Shannon astım krizi geçirmeye başlamış ve zor nefes alır durumdadır. Kate, Sawyer'ın ilaçları bulduğunu söyler ve Sawyer'dan nefes açıcı ilacı vermesini isterler. Sawyer buna olumsuz yanıt verir. Shannon'un durumu ağırlaştıkça Jack, Kate ve Sayid Sawyer üzerinde baskı kurmaya başlar ancak sonuç alamazlar. En sonunda Jack ile Sayid, Sawyer'a sert davranarak ilaçların yerini söylettirmeye çalışır. Sawyer Katie'i ister ve ancak ona söyleyebileceğini belirtir. Kate gelir, Sawyer öpücük verirse ilaçların yerini tarif edeceğini belirtir öpüşürler ve Sawyer ilaçların onda olmadığını itiraf eder. Nefret edilen adam olmak istediği için böyle davranmıştır. Sayid öfkeden deliye döner ve Sawyer'ın üzerine saldırır ve elindeki bıçakla yaralar. Jack müdahale eder ve yarayı diker. Bu arada, bir süre önce bulduğu mektubu hatırlayan Kate durumu anlar. Sawyer'ın çocukluğunda büyük bir felaket meydana gelmiştir. Başka bir adamla ilişkiye giren annesi sevgilisiyle babasını dolandırmış. Babası gerçeği anladığında annesini vurup intihar etmiştir. Öte yandan Sun Gizlice Michael'e bir şeyler söyler ve bir süre sonra Michael elinde bir takım yapraklarla gelir. Sun bu yaprakları ezerek Shannon'ın göğsünü ovar ve bir yandan da koklatır. O sırada Jack gelir ve bunların okaliptüs yaprağı olduğunu anlar. Sun, Shannon'un hayatını kurtarmıştır. Gecmişiyle hesaplaşmaya girmeye başlayan ve Sawyer'a karşı davranıştan pişmanlık duyan Sayid ise bir süre kamptan uzaklaşmaya karar verir.


9. Bölüm: Solitary

Sayid iki gündür kamptan uzaktadır. Sahilde otururken denizden çıkan kalın bir kablo bulur. Kabloyu takip ederek ormanın içlerine kadar gider. Ayağı bir tuzağa takılır ve kendinden geçer. Bir süre sonra kendine gelir. Bir yatağa bağlanmıştır ve bir kadın ona elektrik vererek Alex'in nerede olduğunu sormaktadır. Sorgulama bir süre devam eder. Sayid bir yandan olanları anlamaya çalışırken, bir yandan da geçmişi düşünür. Bir zamanlar o da birilerini böyle sorgulmaktadır, asker olduğu dönemde. Sürekli yanında taşıdığı resimdeki kadın da tutuklu olarak getirilmiş ve onu önce sorgulaması ardından da öldürmesi istenmiştir. Sayid'e işkence yaparak Alex'in yerini soran kadın Fransızdır ve yıllar önce ailesi ile birlikte çıktığı bir araştırma gezisinde kaza geçirip bu adaya düşmüşlerdir. Sayid, yardım çağrısının onun gönderdiğini anlar ve kadına söyler ve ardından sorar, 16 yıl nasıl devamlı mesaj gönderebilmiştir. Bu arada, kadın Sayid'in cebindeki resmi görür ve kadının kim olduğunu sorar. Sayid, Adı Nadia der.


O Sayid'in çocukluğundan beri aşık olduğu kadındır. Ve ölümünden kendinin sorumlu olduğunu söyler. Fransız kadının adı Danielle'dir. Danielle elinde bir müzik kutusu tutmaktadır ve bunu kocasının evlilik yıl dönümünde hediye ettiğini ama artık çalışmadığını söyler. Sayid ellerini çözerse onu tamir edebileceğini belirtir. Danielle Sayid'e iğne yaparak onu uyutur ve onu başka bir yere taşır. Sayid kendine geldiğinde bağlarının çözülmüş olduğunu görür. Masada bozuk müzik kutusu vardır. Sayid onu bir çırpıda tamir ederek kadının güvenini kazanır. Kadının yaşadığı yerde elektrik dahil bir çok şey vardır. Danielle ve kocası bilim adamıdır, o nedenle yanlarında bu kadar çok malzeme vardır. O sırada dışarıdan bir kükreme sesi duyulur. Danielle silahını alarak dışarı çıkar. Sayid de fırsattan yararlanarak masadaki haritayı alıp kaçar. Ormanda Danielle ile karşılaşır. Danielle gitmesine izin verir. Sayid ayrılırken Alex'in kim olduğunu sorar, kadın oğlu olduğunu söyler. Bu arada, Hurley enkazda bulduğu gol takımlarını alarak iki delikli bir golf sahası yapar. Bunun, kazazedelerin rahatlaması için bir yol olduğunu söyler. Bu yöntem işe yarar, bütün kazazedeler aralarında düzenledikleri golf turnuvası ile eğlenmeye başlar.


.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://lostrpg.forumactif.org
Administratör
Admin
Admin
Administratör


Erkek Mesaj Sayısı : 132
Yaş : 30
Nerden [RPG] : Antalya
Meslek [RPG] : Öğrenci
Lakap [RPG] : alonso
Güç :
lost 1.sezon bölüm özetleri Left_bar_bleue100 / 100100 / 100lost 1.sezon bölüm özetleri Right_bar_bleue

Kayıt tarihi : 27/07/08

lost 1.sezon bölüm özetleri Empty
MesajKonu: Geri: lost 1.sezon bölüm özetleri   lost 1.sezon bölüm özetleri Icon_minitimeÇarş. Tem. 30, 2008 3:42 pm

10. Bölüm: Raised by Another

Claire ağlayan bebek sesi ile uyanır. Ses ormanın derinliklerinden gelmektedir ve Claire sesi takip ederek ormana gider. Ağaçların ortasında bir beşik görür. Bu arada artık hamile olmadığını faarkeder. Beşiğe yaklaşır ellerini uzatır ancak bir anda ellerinin kan içinde kaldığını görür. Çığlık atmaya başlar, Charlie onu sakinleştirmeye çalışır. Herkes uyanmıştır. Jack Claire'in kabus gördüğünü ve korkudan tırnaklarını ellerine batırdığı için kanadığını söyler. Claire gördüklerinin gerçek olduğunu anlatmaya çalışır. Ertesi gece yine uyurken birisi Claire'in ağzını kapatır. Claire çırpınarak ve çığlıklar atarak uyanır, birisinin karnına iğne batırdığını ve bebeğine kötülük yapmak istediğini haykırır. Jack bunun yine kabus olduğunu söyler. Ancak bu kez Hurley ve Charlie Claire'e inanmıştır. Kamptakiler hemen arama ekibi oluşturur. Kimse bulunamaz. iki gece üst üste yaşadığı bu yoğun stress Claire'in sinirlerini alt üst etmiştir. Jack'in ona sakinleştirici ilaç vermek istemesi üzerine kıyameti koparır ve eşyalarını toplayarak kamptan ayrılır. Charlie hemen peşine takılır. Bu arada, Hurley Claire'e yapılan saldırı sonucu sahildeki kampta ve mağalaradka kalanlar arasında bir sayım yapmaya başlar. Amacı hem kimin nerede kaldığını belirlemek hem de saldırganı ortaya çıkarmaktır. O sırada Sayid'de yaralı ayağının acısına aldırmadan mağaralara ulaşmaya çalışmaktadır. Claire ile Charlie ormanın içinden sahile doğru yol almaya başlar. Claire bu arada geçmişi düşünmeye başlar. İlk hamile olduğunu öğrenmesini, falcıya gitmesini ve falcının onun ellerini tuttuktan birkaç dakika sonra parasını iade ederek falına bakmak istememesini, önceleri bebeği isteyen ressam erkek Thomas'a bu sorumluluğun ağır gelmesini ve karnında bebeği ile terkedelişini... Sonra tekrar falcıya gidip ısrar etmesini, falcının çocuğunu büyütmesi için ısrar etmesini ve özellikle bu uçağa binmesi gerektiğini ve parasal destek dahil bütün ayarlamaları yapmasını hatırlar ve bunları Charlie'ye anlatır ve ekler bu uçağın düşeceğini biliyordu ve benim bu çocuğu evlatlık vermeyip büyütmem için beni bu uçağa bindirdi"... Bu arada Claire'in sancıları artar. Doğumun başlamasından korkan Charlie telaşla mağaralardaki kampa doğru koşarken Ethan ile karşılaşır ve ondan Jack'i çağırmasını ister. Charlie hemen Claire'in yanına döner. Bir süre sonra Claire düzelir ve beraber mağaralara doğru yola koyulurlar. Aniden karşılarına Ethan çıkar, bakışları korkutucudur... O sırada Hurley sayımı yapmış ve uçak yolcu listesi ile kendi oluşturduğu liste arasında bir kişilik fark olduğunu görmüştür. Adada uçaktan kurtulan 46 kişinin olması gerekirken, Hurley'in listesinde uçakta olmayan bir isim vardır. Ve aynı anda Sayid kampa ulaşır bitkin halde yere yığılırken "Adada yalnız değiliz, başkaları da var" der.


11. Bölüm: All the Best Cowboys Have Daddy Issues


Jack, Locke, Kate ve Boone hemen bir ekip oluşturarak Claire ve Charlie'yi aramaya başlar. Ormanın derinliklerine girdikçe, Charlie'nin onlara iz bıraktığını farkederler. Bir süre yol aldıktan sonra Kate, bu izlerin sahte olabilme ihtimali fikrini ortaya atar. Bunun üzearine iki gruba ayrılırlar. Locke ve Boone yola devam ederken, Kate ve Jake başka yöne doğru iz aramaya başlar. Havanın kararmasına az kalmıştır ancak Jake'in geri dönmeye niyeti yoktur ve Claire'e inanmadığı için suçluluk duymaktadır. Küçük ama dik bir tepeye geldiklerinde Jake hırsla tırmanmaya başlar, Kate onu takip eder. Ancak ayağı kayan Jake aşağıya yuvarlanır ve küçük bir su birintisinin içine düşerek bir kaç dakika kendinden geçer. Gözlerini açtığı zaman Ethan'ın başında dikilmiş olduğunu görür. Ethan Jack'i tehdit eder ve takip etmeye devam ederse elindeki iki rehineden birini öldüreceğini söyler. Jake sinirle Ethan'a saldırır. Ancak çok iyi dövüş tekniği bildiği belli olan Ethan Jake'i iyice hırpalar. Kate yanına vardığında olanları anlatır iyice hırslanmıştır ve kesinlikle dönmeye niyeti yoktur. Orman içinde biraz ilerledikten sonra bir ağaca asılı olarak Charlie'yi bulurlar. Gözleri, ağzı ve elleri bağlı bir şekilde bir ağaca boynundan asılmıştır. Jake hemen Charlie'nin ayaklarına yapışır Kate ağaca tırmanıp ipini keser ancak Charlie artık nefes almıyordur. Jake'in pes etmeye niyeti yoktur. Suni tenefüs ve kalp masajı yaparak Charlie'yi geri getirir. Ancak Charlie büyük bir şok geçirmektedir ve uzun süre konuşamaz. Bu arada Locke ile Boone, Charlie'nin bulunduğundan habersiz orman içinde arama çalışmalarını sürdürmektedir. Tam geri dönmeye karar verdiklerinde, yerde parlayan bir cisim görürler. Cismi incelemeye başladıklarında toprağın içine gömülmüş metal bir kapı olduğunu farkederler. Öte yandan artık gece olmuştur. Claire'i arama çalışmalarını sabaha ertelemiş olan Jake ve Kate ateş başında Charlie ile oturmaktadır. Gözlerini sabit bir noktaya dikmiş olan Charlie nihayet konuşur ve "Onların istediği sadece Claire" der.

12. Bölüm:Whatever the Case May Be


Adada romantizim başlıyor. Kim kimden hoşlanıyor?Kate ve Sawyer ormanda ne buluyor?Bu arada, adaya fırtına yaklaşıyor, dalgalar yükseliyor.Sahildeki kazazedeler de mağaralara geliyor.Claire ise hala kayıp.


13.Bölüm: Hearts and Minds


Shannon ile Sayid'in yakınlaşmasından hoşnut olmayan Boone Sayid'i uyarır. Fakat Sayid Boone'un bu uyarısını dikkate almaz.

Avlanmak bahanesiyle ormana giden Locke ve Boone buldukları metal kapağı açmaya çalışmaktadır. Locke Boone'un Shannon'a karşı bir saplantısı olduğunu farketmiştir ve ona bundan kurtulması gerektiğini söyler. Boone Shannon'a ormanda ne bulduklarını söylemek istemektedir. Locke Boone'un bu konuda kararlı olduğunu anlayınca başına vurarak onu bayıltır ve başındaki yaraya hazırladığı ilacı sürer. Boone'un ellerini iple bağlar ve önüne bir bıçak atarak kendi çabası ile oradan kurtulması gerektiğini söyleyerek onu ormanda tek başına bırakır.

Flashbackte Boone'u Shannon'ı almak üzere Avusturalya'ya giderken görürüz. Boone aralarında kan bağı olmayan üvey kardeşi Shannon'a aşıktır. Bunu öğrenen Shannon da Boone'dan yararlanmaktadır.

Kendine gelen Boone ormanda Shannon'un çığlığını duyar. Kendini zorlayarak bıçağı almayı başarır ve kendisini bağlayan iplerden kurtularak çığlıkların geldiği yöne doğru koşar. Shannon'ı bir ağaca bağlı olarak bulur. Shannon bunu Locke'ın yaptığını söyler. Boone shannon'ın iplerini keser ve peşlerinden gelen yaratıktan kaçmaya çalışırlar. Ağaçların arasına saklanırlar. Bir süre sonra tehlikenin geçtiğini düşünerek dışarı çıkarlar ancak yaratık yine peşlerine takılır ve kaçarlarken Shannon'ı yakalar. Boone gördüğü kan izlerini takip ederek bir derenin kenarında Shannon'ın parçalanmış cesedini bulur.

Bu arada sahilde bir türlü balık tutmayı başaramayan Hurley Jin'den yardım ister. Jin ile birlikte balık tutmaya çalışırken Hurley'nin ayağına deniz kestanesinin dikenleri batar. Jin panikleyen Hurley'e yardım eder. Sonra da tuttuğu balıklardan birini ona hediye eder. Sun ise küçük bir bahçe hazırlayarak orada bitki yetiştirmeye başlar. Kate Sun'a bu konuda yardım ederken onun ingilizce konuşabildiğini farkeder.

Hava kararınca Boone mağaradaki kampa döner veLocke'a bıçak ile saldırır. Locke Boone'a ateşin başında Sayid ile konuşmakta olan Shannon'u gösterir ve ormanda ne olduğunu sorar. Boone'un aklı iyice karışmıştır. Gördüklerini Locke'a anlatınca Locke başına sürdüğü ilacın halisünasyon görmesini sağladığını söyler.

Ethan tarafından kaçırılan Claire'den ise hala bir haber yoktur.

14.Bölüm:Special


Claire hala bulunamamıştır. Charlie Claire'in çantasını toplarken günlüğünün orada olmadığını farkeder. Günlüğün Sawyer'da olabileceğini düşünen Charlie Kate ile beraber Sawyer'ın yanına giderek günlüğü ister. Zorla da olsa günlüğü geri almayı başaran Charlie onu okumamak için çaba harcamaktadır.

Bu arada Michael, Walt'un Locke ile vakit geçirmesini istememektedir. Ama Walt Locke ve Boone ile beraber ormana gider. Walt'u arayan Michael Locke'ı Walt'a bıçak atmasını öğretirken bulur. Çılgına dönen Michael Walt'ı azarlar ve Locke'a bir daha oğlu ile görüşmemesini söyler. Michael Walt'ı bir süre sonra yine Locke'ın yanında görünce kızarak elindeki çizgi romanı ateşe atar.

Sabah uyandığında Walt'ı bulamayan Michael hemen Locke ile Boone'un yanına gider. Oğlunun orada olmadığını anlayınca endişelenir ve Walt'u beraber aramaya başlarlar. Ormanda duydukları çığlık sesine doğru koştuklarında Walt'un ağaçların arasına saklanmış halde bulurlar. Bir kutup ayısı ona saldırmaktadır. Michael ve Locke Walt'a yardım etmek için ağaca tırmanırlar. Michael Locke'dan bıçak ister ve onu Walt'un yanına atar. Walt bıçağı ayıya saplayarak ondan kurtulmayı başarır. Locke ve Michael arasındaki gerginlik böylece sona erer. Kampa döndüklerinde Michael Walt'a gönderdiği fakat annesinin ona göstermediği mektupları verir ve onu hep aradığı halde annesinin göstermediğini anlatır.
Charlie ise merakına yenik düşerek Claire'in günlüğünü okumaya başlar. Claire'in onun hakkında yazdıkları hoşuna gitmiştir.

Ertesi gün Locke ve Boone yine ortadan kaybolan Vincent'ı ararken birden ağaçların arasından Claire çıkar.

Bölüm:Homecoming


Locke ve Boone, baygın olan Claire'i kampa getirir. Jack hemen ona müdahele eder. Claire kendine gelmeye başlar ve çevresindekilere kim olduklarını sorar. Jack onu sakinleştirmeye çalışır. Bir süre sonra Claire'in uçağa bindikten sonra meydana gelen olayları hatırlamadığı anlaşılır. Claire'e kazayı ve adada geçirdikleri günleri anlatırlar. Charlie de okudukça birşeyler hatırlamasını umarak Claire'e hatıra defterini verir.


Charlie ormanda ilerlerken birden karşısına Ethan çıkar ve ona Claire'i geri istediğini, vermedikleri takdirde ise kamptakileri birer birer öldüreceğini söyler. Charlie hemen kampa geri dönerek Locke, Boone, Sayid, Kate ve Jack'e durumu anlatır. Bütün gece kampta nöbet tutarlar fakat sabah olduğunda aralarından bir kişinin daha öldürüldüğünü farkederler. Ethan bu sefer hiç ummadıkları bir yerden-denizden gelmiştir. Nöbet tutarak Ethan'ı engelleyemeyeceklerini anlayınca Jack ve Kate metal çantayı sakladıkları yere gider ve içinden tabanca ve kurşunları alıp, tuzak kurmaya karar verirler. Claire'i de yem olarak kullanacaklardır. Charlie hem Claire'i kullanmalarına hemde onu gruba almamalarına sinirlenir.


Jack, Kate, Locke, Sayid, Sawyer ve Claire ormana giderler ve gizlenerek Ethan'ı beklemeye başlarlar. Bir süre sonra Ethan ortaya çıkar. Jack, Ethan'ın üzerine atlar ve dövüşmeye başlarlar. Bu sırada Jack tabancasını düşürür. Diğerleride saklandıkları yerden çıkarak Ethan'ı çevreler ve ona kaçacak yer bırakmaz. Birden bir kaç el silah sesi duyulur. Ateş eden Jack'in silahını almış olan Charlie den başkası değildir. Ethan ölmüştür. Charlie Ethan'ın onlara bir şey anlatmayacağını ve bir şekilde kaçarak yine onlara zarar verebileceğini düşündüğü için Ethan'ı öldürdüğünü söyler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://lostrpg.forumactif.org
Administratör
Admin
Admin
Administratör


Erkek Mesaj Sayısı : 132
Yaş : 30
Nerden [RPG] : Antalya
Meslek [RPG] : Öğrenci
Lakap [RPG] : alonso
Güç :
lost 1.sezon bölüm özetleri Left_bar_bleue100 / 100100 / 100lost 1.sezon bölüm özetleri Right_bar_bleue

Kayıt tarihi : 27/07/08

lost 1.sezon bölüm özetleri Empty
MesajKonu: Geri: lost 1.sezon bölüm özetleri   lost 1.sezon bölüm özetleri Icon_minitimeÇarş. Tem. 30, 2008 3:44 pm

16.Bölüm:Outlaws


Sawyer gece birden uyanır ve çadırına bir yaban domuzunun girdiğini görür. Domuz Sawyer'ın eşyalarını dağıttıktan sonra kaçarken çadırı da sırtında götürür.Sawyer domuzun peşinden ormana girdiğinde ormandan gelen bir takım fısıltılar duyar.

Sawyer ertesi sabah yine ormanda domuz aramaya çıkar.Kate de onun iz süreme konusunda deneyimsizliğini bildiği için peşinden gider.Birlikte ormanda iz sürmeye başlarlar.Bu sırada flashbackte Sawyer'ın ailesinin intikamını almak isterken yanlış bir adamı vurduğunu öğreniriz.Sawyer'da domuzun ondan intikam almak istediğini düşünmektedir.

Kate ve Sawyer o gece ormanda kamp kurarlar ve birbirlerine sırlarını anlatırlar.Sabah kalktıklarında ise domuzun yine Sawyr'ın eşyalarını darmadağın ettiğini görürler.Sawyer iyice sinirlenmiştir. Ormanın içinde ilerlerken domuz Sawyer'ın karşısına çıkar.Sawyer domuza silahını çeker fakat onu vuramaz. Kate ve Sawyer kampa geri dönerler.Bu arada sahilde Michael ve Walt sal yapmaya devam etmektedir

17.Bölüm:...In Translation


Jin Sun'ı mayo ile denize girmeye çalıştığını görünce aralarında tartışma çıkar. Michael duruma müdehale etmek isteyince Sun Michael'a tokat atar. Mağaraya döndüklerinde ise Michael'dan yaptığı için özür diler.

Bu arada Michael salı neredeyse bitirmiştir. Sawyer sala binecek olan üçüncü kişidir ve salda bir kişilik daha boş yer vardır.

O gece sal herkes çığlıklar üzerine sahile koşar ve salın alev alev yandığını görür. Söndürmeye çalıştıklarında ise saldan geri pek birşey kalmamıştır. Sun mağaraya geri döndüğünde Jin'in ellerindeki yanıkları farkeder ve salı onun yaktığını düşünür. Fakat Jin ona bunu kendisinin yakmadığını söyler.

Öte yandan, Sayid ve Shannon'ın ilişkisi ilerlemektedir. Sayid Boone ile bu konuyu konuşurken Locke da Shannon ile Sayid ve Boone konusunda tavsiyelerde bulunur.
Ertisi sabah Michael ve Sawyer da salı yakanın Jin olduğundan şüphelenmektedir. Sawyer Jin'i yakalar ve sahile getirir. Michael ve Sawyer Jin'i hırpalamaya başlar. Kamptaki herkes etraflarına toplanır.

duruma daha fazla dayanamayan Sun ingilizce konuşarak kocasının salı yakmadığını, salı yanarken gördüğünü ve söndürmeye çalışırken yaralandığını söyler. Sun'ın ingilizce konuşması herkesi özelliklede kocasını şaşırtır. Locke da yanlarına gelerek Sun'ın doğruyu söylediklerini onaylar.

Jin Sun'ın ingilizce konuşabildiğini ondan gizlemesine içerler ve eşyalarını toplayarak sahile taşınır. Sun bu duruma üzülsede artık kendini özgür hissetmektedir.
Jin Michael'in yanına giderek salı yeniden yapmasına yardım etmek istediğini anlatır ve birlikte çalışmaya başlarlar. Artık salın dördüncü kontenjanıda dolmuştur.
Flashbackte Jin'in Sun'ın babası için çalıştığını ve Sun ve Jin'in nasıl bir evlilikleri olduğunu görürüz.


18.Bölüm:Numbers


Flashbackte Hurley'nin 4,8,15,16,23,42 sayılarını kullanarak lotoda büyük ikramiyeyi kazandığını fakat bunun ardından şanssızlığın peşini bırakmadığını öğreniriz. Önce dedesi ölür, annesinin ayağı kırılır, yeni aldığı ev yanar, tutuklanır, arabası kaza yapar, aldığı şirkette yangın çıkar.

Hurley sayıları ilk olarak akıl hastanesinde sürekli sayılarını tekrarlayan bir adamdan duymuştur. Bunun üzerine Hurley bu adamla konuşmaya gider ve ona olanları anlatır. Adam bir anda panikler ve büyük bir hata yaptığını söyleyerek ona arkadaşı Sam Toomey'i bulmasını söyler. Hurley Sam'i bulmak için Avustralya'a gider. Sam Toomey çölün ortasında bir evde yaşamaktadır. Hurley'i Sam'in karısı karşılar ve eşinin öldüğünü söyler. Hurley onu niçin aradığını anlatınca, kadın bu iki arkadaşın Amerikan ordusunda deniz subayı olarak görev yaptıklarını ve bu sayıları onaltı yıl önce Güney Pasifik'te bir telsizden duyduklarını söyler. Sam de sayıları kullanarak bir ödül kazanmıştır ve onun da başına felaketler gelmiştir. Bu felaketlerden bir türlü kurtulamayan Sam en sonunda intihar etmiştir. Hurley umutsuzluğa kapılır, fakat kadın ona sayıların uğursuz olduğuna inanmadığını belirtir. Bunun ardından Hurley'nin Amerika'a dönmek için bindiği uçak düşer. Hurley uçağın düşmesinden kendini sorumlu tutmaktadır.

Hurley, Sayid'in Roussoau'dan aldığı kağıtlarda bu sayıların yazılı olduğunu görür. Danielle'in sayıların sırrını açıklayabileceğini düşünerek ve sal için gerekli olan pili almak amacıyla Fransız kadını bulmak ister. tek başına ormanda yolculuğa çıkar.

Hurley'in gittiğini anlayan Jack, Charlie ve Sayid onu aramak için peşinden ormana gider. Kısa sürede Hurley'i bulur ve geri dönmesi için ikna etmeyi çalışırlar. Hurley'nin ise böyle bir niyeti yoktur. Birlikte ormanda ilerlerlemeye başlarlar. Yolda karşılarına bir uçurum çıkar. Karşıya geçmenin tek yolu ise ipten eski bir köprüdür. Hurley ve Charlie karşıya geçmeyi başarır fakat ardından köprü yıkılır. Jack ve Sayid orada kalıp onları beklemeleri ister ve başka bir geçiş yolu arayamak için oradan uzaklaşır. Charlie ve Hurley orman içinde ilerlemeye devam eder. Duydukları bir silah sesi nedeniyle panikler ve kaçarlar, kaçarken de birbirlerinden ayrılırlar. Hurley birden karşısında Danielle'i bulur. Sayıları ve hikayesini anlatarak Danielle'e sayıların sırrının ne olduğunu sorar. Danielle'de sayıların anlamını bilmediğini, onaltı yıl önce adaya geldiğinde telsizde bu sayıların duyulduğunu ve mesajı silip yerine yardım mesajı kaydettiğini açıklar. Sayıların ona da pek şanslı gelmediğini ve bu sayıların Hurley'nin söylediği gibi lanetli olabileceğini düşündüğünü belirtir.

Sayid, Jack ve Charlie Hurley'i bulduğunda Hurley biraz olsun rahatlamıştır. Hurley ne konuştuklarını anlatmaz ama Fransız kadının ona verdiği pilleri gösterir.

Kampta ise , Locke Claire'e kendisine yardım etmesini teklif eder. Bu Claire'in hoşuna gider. Bütün gün beraber çalışıp, sohbet ederler. Gece olduğunda, Locke üzerinde çalıştığı şeyi Claire'e gösterir. Bu bir beşiktir. Claire çok mutlu olur.

19.Bölüm:Deux Ex Machina


Locke ve Boone, ormanda avlanmaya gittiklerini söyleyerek buldukları kapının ne olduğunu ortaya çıkarmaya çalışmaktadır. Kapının hiç bir şekilde açılacak bir yeri bulunmamaktadır. Kapağı açmak için uğraşırlarken Locke'ın ayağına bir metal parçası saplanır. Fakat Locke bunu hissetmemiştir bile. Locke ayaklarının tekrar hissizleştiğini düşünmeye başlar ve tekrar yürüyememekten korkar.

Flashbackte Locke'ın önceden hiç tanışmadığı annesinin bir gün birden ortaya çıktığını görürüz. Annesi ve babasını araştıran Locke babasının kimliğini de öğrenir. Bir süre babasıyla vakit geçirir, beraber ava çıkarlar. Daha sonra Locke babasının bir böbreğe ihtiyacı olduğunu öğrenir ve böbreğini ona bağışlar. Ameliyatın ardından bütün herşeyi böbreğini alabilmek için babasının planladığını öğrenir. Babası Locke'ın böbreğini aldıktan sonra bir daha onunla görüşmek istemez.

O gece Locke rüyasında yürüyemediğini görür. Ayrıca rüyasında anneside vardır ve Locke'a bir uçağı işaret etmektedir. Uçak gökyüzünden süzülerek ormanın içine düşer. Yanındaki bBone ise kanlar içindedir.

Sabah erkenden uyanan Locke hemen Boone'u uyandırır ve rüyasında bir yer gördüğünü orayı bulmaları gerektiğini söyler. Boone ile birlikte ormanın içine girerler. Ormandaki bir ağaçta yıllar öncesine ait bir ceset bulurlar. Rahip kıyafeti giymiş olan cesedin üzerinde nijerya parası ile bir silah vardır. Locke silahı alır. Yola devam ettiklerinde ise Locke'ın rüyasında gördüğü küçük uçağı bulmayı başarırlar. Fakat uçak kayaların üzerindedir.

Locke tekrar yürümekte zorluk çekmeye başlar. Bunu üzerine Boone tek başına uçağın olduğu yere tırmanıp içine bakar. Boone uçakta heykelciklerin içindeki uyuşturucudan başka birşey bulamaz. Locke, uçağın uyuşturucu kaçakçılarına ait olduğunu anlar.

Uçaktaki telsizi farkeden Boone birileriyle iletişim kurabilme umuduyla uçağın ön tarafına ilerler. Fakat uçak dengesizleştiğinden yerinden oynamaya başlar. Locke Boone'a hemen dışarı çıkmasını söyler fakat Boone onu dinlemez. Bulduğu telsiz hala çalışmaktadır. Boone yardım çağrısı yapar. Hatta karşı taraftan yanıt bile gelir. Bu sırada uçak kayalıklardan aşağı düşer.

Locke, onu enkazın içinden çıkararak kampa kadar taşır. Jack hemen ağır yaralı olan Boone'a müdehale etmeye başlar. Locke'a ne olduğunu sorduğunda ise Locke buldukları uçak ve kapaktan söz etmez ve Boone'un kayalıklardan düştüğünü söyleyerek ortadan kaybolur.

Ortadan kaybolan Locke yine kapının oraya gitmiştir.Locke kapağa vurduğu sırada kapağın penceresinde beyaz bir ışık belirir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://lostrpg.forumactif.org
Administratör
Admin
Admin
Administratör


Erkek Mesaj Sayısı : 132
Yaş : 30
Nerden [RPG] : Antalya
Meslek [RPG] : Öğrenci
Lakap [RPG] : alonso
Güç :
lost 1.sezon bölüm özetleri Left_bar_bleue100 / 100100 / 100lost 1.sezon bölüm özetleri Right_bar_bleue

Kayıt tarihi : 27/07/08

lost 1.sezon bölüm özetleri Empty
MesajKonu: Geri: lost 1.sezon bölüm özetleri   lost 1.sezon bölüm özetleri Icon_minitimeÇarş. Tem. 30, 2008 3:44 pm

20.Bölüm:Do No Harm


Jack, Kate, Sun Boone'un yaralarını tedavi etmeye çalışmaktadır. Jack, Kate'e Sawyer'daki alkolleri almasını söyler. Sawyer durumu öğrenince elindeki bütün alkollü içkileri Kate'e verir. Kate ormanda koşarken ayağı bir dala takılır ve yere düşer. Çantasını açtığında ise şişelerin büyük bir kısmının kırıldığını görür. Bu sırada ormanda bir inleme inleme duyar. Sese doğru gittiğinde Claire'i görür. Claire'in doğum sancıları başlamıştır. Kate bağırarak yardım ister. Sahilde sal yapmakla meşgul olan Jin ormanda birinin bağırdığını duyar ve Kate ile claire'in yanına gider. Jack'in doktor olduğunu bilen Jin, mağaraya doğru koşmaya başlar.

Boone çok kan kaybetmektedir. Jack Boonu'a kan vermeye karar verir ve kan grubunu öğrenmeye çalışır. Ardından Charlie'den A negatif kan grubu olan birilerini bulmasını ister. Charlie kısa sürede geri döner fakat uygun kan grubu olan birini bulamamıştır. Jack, kendi kan grubunun herkese kan verebildiğini söyleyerek Boone'a kan vermeye başlar.

O sırada Jin yanlarına gelir. Sun'a olanları anlatır da bunları Jack'e tercüme eder. Jack, Boone'u bırakamayacağını söyler. Sun'a, doğumu Kate'in yaptırması gerektiğini anlatır. Charlie ve Jin gerekli malzemeleri alarak yola çıkar.

Jack, Boone'a kan vermeye devam etmektedir. Fakat Boone çok kan kaybetmiştir. Jack'in giderek halsizleştiğini gören Sun, Jack'i durdurur.

Bir süre sonra Boone kendine gelir ve olanları anlatır. Jack, Boone'un kanamasını durdurmak ve kangreni engel olmanın tek yolunun ayağını kesmek olduğunu söyler ve bunun için çareler aramaya başlar. Bunu için Michael'dan yardım ister. Uçak enkazında buldukları servis kapısının bu işlem için uygun olduğuna karar verirler. Sun Boone'un iç kanaması olduğunu ve bunun bir işe yaramayacağını söylesede Jack kararlıdır.

Bu sırada Boone kendine gelir ve ölmekte olduğunu söyleyerek Jack'den bunu yapmamasını ister. Birkaç dakika sonra da hayata veda eder.

Boone'un öldüğü dakikalarda ise Claire bir erkek çocuk dünyaya getirir.

Sabah Shannon ve Sayid geri döndüklerinde Jack Shannon2a Boone'un öldüğünü haber verir. Ardındanda Jack, Boone'un söylediklerinden yola çıkarak öfke içinde Locke'yi bulmak için ormana dalar.

21.Bölüm:The Greater Good


Kazazedeler Boone'un cenaze töreni için hazırlıkları tamamlamıştır. Cenaze töreni başladıktan bir süre sonra Locke ortaya çıkar. Üzeri kan içinde olan Locke olanları anlatmaya başlar. Boone'un telsizle mesaj göndermeye çalışırken kaza geçirdiğini ve bir kahraman olarak öldüğünü söyler ve ardındanda ormana geri döner.

Jack, Boone'un ölümünden dolayı Locke'ı suçlamaktadır ve onu bulmaya karar verir fakat çok fazla kan verdiği için halsiz düşmüştür. Kate ona dinlenmesi gerektiğini söyler ve Jack farketmeden yemeğinin içine uyku ilacı ekleyerek onun uyumasını sağlar.

Bu arada, kardeşinin ölümünden Locke'ı sorumlu tutan Shannon da Sayid'den Locke'ı öldürüp kardeşinin intikamını almasını ister. Sayid, Shannon'ı sakinleştirmeye çalışırak Locke'ı sorguya çekerek neler olduğunu öğreneceğini söyler. Ardındanda Sayid ormanda Locke'ı bulur ve onunla olay hakkında konuşmaya başlar. Locke, ona olayın nasıl olduğunu anlatır ve onu uçağın enkazına götürürür. Sayid Locke'ın suçsuz olduğu sonucuna varır. Shannon ise Locke'ın sorumlu olduğunda ısrar eder ve Sayid'e sinirlenerek yanından ayrılır ve ormanda Locke'ı aramaya başlar.

Jack bir süre sonra kendine geldiğinde silahların bulunduğu çantanın anahtarının kendisinde olmadığını farkeder. Jack ve Kate anahtarı kimin alamış olabileceği hakkında konuşurken Sayid ile karşılaşırlar. Sayid Shannon'ın silahı almış olabileceğinden şüphelenir. Birlikte silahların saklı olduğu yere gittiklerinde çantadan bir silahın alınmış olduğunu fark ederler. Locke ve Shannon'ı bulmak için ormanda ilerlemeye başlarlar. Kısa bir süre sonra Shannon'ı Locke'a silah çevirmiş halde bulurlar. Sayid Shannon'ı silahı bırakması için ikna etmeye çalışır fakat başarılı olamaz. Shannon Locke'a ateş eder. Kurşun şans eseri Locke'ın başını sıyırır.

O gece Sayid Locke'ın yanına giderek kapıyı bildiğini ve onu kapıya götürmesini söyler.

Flashbacklerde Sayid'in CIA ve ASIS ajanları tarafından sorgulanışını izleriz. ASIS ajanı ordudan bazı patlayıcıların teröristler tarafından çalındığını ve bu teröristlerden bir tanesinin Sayid'in eski bir arkadaşı olduğunu anlatır. Ajanlar Sayid'den bu patlayıcıların onlara geri verilmesini sağlamasını ister. Karşılığında da Sayid'e Nadia'nın yerini söyleyeceklerdir. Sayid Avustralya'daki arkadaşı Essam'ın yanına gider ve Essam ile arkadaşlarının güveninin kazanarak aralarına girmeyi başarır. Essam ve arkadaşları bir terör saldırısı planlamaktadır. Sayid patlayıcıları ajanlara teslim eder fakat bu arada arkadaşı Essam’da intihar etmiştir. Ajanlar Sayid’e Amerikaya gitmesini sağlayacak uçak biletini verirler.


22.Bölüm:Born to Run


Kendi içlerinden biri gömdükten sonra, kazazedelerin birbirlerine karşı olan şüpheleri büyümükte, ve sinirler gerilmektedir.Ve içlerinden biri intikam için yemin eder.Bu sırada, Claire ve Charlie, yeni doğan bebeğini sakinleştirmek için çabalarlar.

23.Bölüm:Special Mix


Avusturalya'dan Amerika'ya gitmekte olan bir yolcu uçağı, Pasifik Okyanusu üzerinde aniden arızalanır ve ıssız bir adaya düşer.Kazadan 48 kişi kurtulur.Kaza, her milletten ve değişik mesleklerden insanları bir araya getirmiştir.Bulundukları ada gizemli ve bilinmedik tehlikelerle doludur.Ağır yaralı olan FBI ajanı bir kaç gün sonra ölür.Böylece kazazede sayısı 47'ye düşer (3. bölüm).Adada su tükenmeye başlamıştır, bir sabah yüzmek için denize giren bir kadın dalgalara kapılarak boğulur, geride 46 kişi kalmıştır (5. Bölüm).Sayid denizde bulduğu kabloları takip eder, 16 yıl önce adaya düşen bir Fransız kadınla tanışır.Kazazedeler arasında Claire isminde hamile bir kadın vardır.

24.Bölüm:Exodus-1


Michael ve Jin'in birlikte yaptığı sal tamamlanmak üzeredir. Aniden sahile Fransız kadın gelir. Kazazedelere uzaktaki kara dumanı göstererek, 16 yıl önce aynı şekilde kara dumanın yükseldiğini ve ardından "Diğerleri"nin gelip bebeğini alıp gittiklerini söyler. Ve adadakileri uyarır: "Üç seçeneğiniz var. Kaçmak, saklanmak veya ölmek" der. Bütün kazazedeler salın tamamlanması için yardıma koşar. Bir yandan da plan yaparlar. Jack, Locke, Hurley ve Kate; Fransız kadının eşliğinde dinamit bulmak üzere ormana girer. Amaçları ormanda buldukları kapağı havaya uçurup, kapağın altındaki yere saklanmaktır. Onlara, bir lisede kimya öğretmeni olan Artz da katılır. Siyah Kaya'ya doğru yola çıkarlar.

25.Bölüm:Exodus-2


Bütün kazazedelerin yardımıyla sal yola çıkmaya hazırdır. Bu arada, 'Black Rock' yani kara kayayı bulmak üzere yola çıkan Jack ve arkadaşları zorlu bir yolculuktan sonra hedefe ulaşırlar. Patlayıcıları alacakları kara kaya, bir gemidir. Gemiye girerler. Geminin ambarında gördüklerinden, geminin esir ticareti yaptığını anlarlar. Dinamitleri alıp dışarı çıkarırlar. Ancak beklenmedik bir kaza meydana gelir ve Artz havaya uçar. Yanlarına üç tane dinamit alıp geri dönüş için yola çıkarlar.

Bu arada, sahildekiler arasında vedalaşma başlamıştır. Sal yola çıkar. Sawyer, Michael, Walter ve Jin, adadakilere yardım getirmek umuduyla denize açılır. Adada kalanlar da eşyalarını toplayıp mağaralara doğru ilerlemeye başlar. Bu sırada Danial gelir ve Claire'in bebeğini kaçırır. Charlie ile Sayid peşine düşer.

Kara duman tütmeye devam etmektedir. Ormanın derinliklerindeki Black Rock yani "Siyah Kaya" isimli gemiden dinamitleri alan Jack, Locke, Kate ve Hurley, ormanda tehlikeli bir yolculuğun ardından gizemli kapağın olduğu yere ulaşır. Bu arada Sayid ve Charlie Fransız kadının izini bulmuştur. Bebeği kadından geri alırlar. Fransız kadın Claire'in bebeğini kaçırdığı için üzgündür. Bebeği vererek kendi oğlunu geri almayı düşündüğünü söyler. Öte yandan gece olmuştur ve saldakiler yol almaya devam etmektedir. Derken telsizden bir ses duyarlar. Ardından bir ışık onlara hızla yaklaşmaya başlar. Gelen bir teknedir ve içinde insanlar vardır. Jin, Sawyer ve Michael heyecanla el sallarlar. Teknedekiler sala çıkar ancak niyetlerinin iyi olmadığı birkaç dakika içinde anlaşılır. Walt'ı zorla alırlar. Engel olmak isteyen Sawyer, Michael ve Jin kendilerinden kalabalık olan teknedekiler tarafından etkisiz hale getirilir. Bu adamlar 'Others' yani diğerleridir. Tekne uzaklaşırken Walt'ın sesi duyulur. Babasını yardıma çağırmaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://lostrpg.forumactif.org
 
lost 1.sezon bölüm özetleri
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Lost 5.sezon spoiler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Lost Role Play Game :: LOST HAKKINDA(RP OUT) :: Dizi-
Buraya geçin: